Yeni yüzyılın başında firmaların karşısına çıkan değişimleri üç faktör etkilemektedir. Bunların ilki küreselleşmedir – yani, ticaretteki muazzam büyüme ve binlerce yeni ürün ve hizmetin bir arada bulunabilmesi, hareketli yabancı yatırım miktarındaki inanılmaz artış, çok daha fazla sayıda insanın hareket etmesi, ve firma düzeyinde uluslararası rekabetin yayılmasıdır. Bu ortamda ayakta kalmak için, uluslararası düzeyde rekabet etmek gerekmektedir. Uluslararası pazarlarda rekabet etmeyen şirketler, yalnızca uluslararası pazarlara yönelmiş, aktif yerli firmaların değil; aynı zamanda yabancı pazarlarda genişlemeyi isteyen, saldırgan yabancı rakiplerin yarattığı rekabetle de karşılaşır. Diğer bir deyişle, firmalar küresel bir pazarda rekabet etmektedir. Değişimleri etkileyen ikinci faktör, iletişim, özellikle de elektronik iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmelerin yarattığı etkidir. Bu gelişmeler, bütün teknoloji formlarındaki hızlı değişikliklerden kaynaklanmaktadır. Bu da, pek çok kişinin düşük maliyetli teknolojilere erişmesini sağlayarak, dünyanın her yerindeki pazarları müşterilere açmıştır.
Bu iki değişim dinamiği, pazar gücünün üreticiden tüketiciye ya da nihai kullanıcıya kaymasına neden olmuştur. Bu gelişme de, üçüncü faktörü oluşturmaktadır. Bu bağlamda, kurum, ürün ve hizmet markalandırması aracılığıyla bilgi sağlanması, küresel pazarların doğal bir yansıması haline gelmiştir. Uluslararası pazarlarda markaların gelişmesi, şirketlerin yukarıda bahsedilen üç faktöre – yani, küreselleşme; yeni ve ucuz iletişim teknolojileri; ve uluslararası dağıtım kanallarında pazar gücünün el değiştirmesine – verdiği en başarılı karşılığı yansıtmaktadır.
Uluslararası pazarlama stratejisi çalışmaları, uluslararası arenada bu üç faktöre karşılık vermek ve bunlarla başa çıkmaktan doğan stratejik ve operasyonel meselelerle ilgilenir. Firmalar, uluslararası pazarlama stratejileri geliştirir; bunları karmaşık ve değişen teknoloji ve rekabet çevresi bağlamında uygularlar. Bunu yaparken, aynı zamanda pek çok farklı ülkede bulunan ve pek çok farklı kültürden etkilenen binlerce, hatta milyonlarca müşterinin istek ve ihtiyaçlarına cevap vermelidirler. Bunun yanısıra, firmalar pazarlarının her birinde rekabet durumundadır. Bu kitaptaki konular, uluslararası pazarlarda genişlemeye ve büyümeye çalışan bir firmanın perspektifinden incelenmektedir.
Uluslararası pazarlardaki eğilimlerden etkilenmeyen birkaç şirket vardır. Daha açık ve bütünleşik uluslararası pazarlar, karlı büyüme arayışında olan firmalar için fırsatlar ve rekabetçi mücadeleler yaratmaktadır. Bu tür bir çevrede başarılı olmak için, yöneticilerin esnek olması, dinamik uluslararası pazarlama stratejileri geliştirebilmeleri ve bunları uygulayabilmeleri gerekmektedir. Dolayısıyla da, uluslararası ölçekteki firmaların düşük maliyetli ve uygulanabilir stratejiler geliştirebilmeleri gerekmektedir.
|